.

.

E-posta Yazdır PDF

Hurmeti Müsahare

 

Hurmeti müsahare bahsi:

(Hısımlılık sebebiyle haram olmak)

Bu mesele Hanefi Mezhebinde çok hassas bir konudur.

Meşru yoldan hısımlık olduğu gibi, gayrı meşru yoldan olan ilişkilerle de hısımlık sabit olur. Bu yüzden hurmeti müsahare meselesini iyice bilmek ve dikkatli olmak gerekir, aksi takdirde kişi bilmeden kendi hısımı ile evlenmiş olur. (Bundan Allah’a sığınırız)

Mesela, evlenecek kişiler nikâh akdinden sonra on dakika kadar baş başa, kimsenin görmediği bir yerde kalsalar, cima etmeseler(cinsi münasebette bulunmasalar) de hükmen bu ikisi karı koca gibi olmuş sayılır. Ayrılmaları gerekse, koca olan kişi hanımı olacak olan kadına yarım mehir vermesi gerekir. Ve hanımın da ihtiyaten iddet beklemesi gerekir.

Bu yüzden (evlilik vs. görüşmelerinde) görüşmelerde yanlarına bir üçüncü kişiyi almaları veya kapıyı açık bırakmaları gerekir. Kadınların mahremsiz yolculuğa çıkmamalarının bir sebebi de bu yüzdendir.

Havuzda veya denizde yüzenlerin, birbirlerinin kaba avret yerlerini (zeker-ferç) şehvetle görmeleri de hurmeti müsahareyi gerektirmektedir. Su içinde olsa da bu hüküm sabit olur denilmiştir.

Flört veya metres hayatı yaşayanlar, birbirlerine şehvetle dokunmuşlarsa, sonradan birbirlerinden ayrılsalar, başkaları ile flört veya metres hayatı yaşasalar, bütün ilişki kurdukları kimselerle hısım olurlar, ilerde evlenecekleri zaman bu kimselerin yakınları olan (kardeş, oğul, baba, dede, anne, süt bakımından yakınlar gibi…) ile evlenmeleri sahih olmaz.

İş yerlerinde sekreteri ile baş başa kalan kimseler de bu tehlike ile karşı karşıyadırlar. Bu yüzden nice aileler yıkılmakta ve insanlar helak olmaktadır. İş yerlerinin ve okulların halini siz düşünün. Oralarda saatlerce birlikte olan, birbirine bakışan, el ele tutuşan, hatta şehvete çeken bazı hareketleri yapan kişilerin, dinimizdeki hükmünü bilelim de o hallerden kendimizi ve evlatlarımızı sakındıralım.

Damat, kayın validesinin elini öperken iki taraftan birinden şehvet hâsıl olsa veya gelin kayın pederinin elini öperken iki taraftan birinden şehvet hâsıl olsa, bu damadın hanımı kendisine ebediyen haram olur, bu gelinin kocası da ona ebediyen haram olur. Binaen aleyh her iki taraftan birisinde beşeriyet hali şehvet söz konusu olacaksa el öptürmek ve saire hareketlerden sakınmak gerekmektedir. Bu gibi durumlarda çevrenin ayıplamasına bakılmaz.

Buradan anlaşılan husus, nefse güvenmemek ve elden geldiğince sakınmaktır. Büyüklere tazim etmek lazımdır, fakat İslam’ın usulüne göre hareket şarttır. Bazı Allah dostlarından nakledilmiştir ki, onlar kendi öz kızlarına bile ellerini öptürmezler, cübbelerinin kol ucunu öptürürlermiş.

Ehli kitaptan olan kadını veya bir kitap ikrar edip bir peygambere inanan sabiiyye (hiçbir peygambere tabi olmayan kişilerdir.) olan kadını nikâhlamak sahihtir. Yıldıza tapan kadını nikâhlamak sahih değildir. (Bunlar ve diğer putperest-ateist kadınların nikâhlanması yasaklanmıştır.)

İhramlı olan erkeğin, ihramlı olan kadını nikâhlaması sahihtir. Müslüman olan veya ehli kitap olan cariyeyi nikâhlamak ta, hürre kadını nikâhlamaya gücü olmakla beraber sahihtir. Cariye üzere hür kadını nikâhlamak sahihtir. (Hürre üzerine cariye nikâhlanmaz.)

Hür erkek için, hür kadınlardan ve cariyelerden dört tanesini nikâhlamak, köle olan erkeğin ise iki kadını nikâhlaması sahihtir.

Ebu Yusuf’un hılafına olarak zinadan hamile olan kadını nikâhlamak sahihtir. Fakat çocuğunu doğurana kadar ona cima yapılmaz.[1] Efendisinin cariyesini veya zina eden kadını nikâhlamakta sahihtir.[2]

Bir akit ile iki kadını nikâhlasa, hâlbuki birinin nikâhı haram olsa, diğerinin nikâhı sahihtir, (mesela, biri sütkardeşi olan iki kadını bir anda nikâh etse sütkardeşte nikâh geçerli değildir. Diğerinde ise geçerlidir). Konuşulan mehrin tamamı akdi sahih olan kadına aittir.

Kişinin kendi cariyesini nikâhlaması veya köle erkeğin efendisi olan hanımı nikâhlaması veya mecusi olan veya putperest olan kadının nikâhlanması sahih değildir.

Bayin talakla boşadığı dördüncü hanımın iddetinde, beşincisini nikâhlamak sahih değildir; hür hanımı üzere cariyeyi nikâhlamak veya boşadığı hüre kadının iddetinde cariyeyi nikâhlaması sahih değildir.

Mut’a nikâhı ve muvakkat[3] (geçici) nikâh sahih değildir.

 



[1] Kız kaçıranlar da aynı şekildedir. Evlenmek niyetinde olup cima etmişlerse, nikâhlandıktan sonra çocuğunu doğurana kadar cima etmeleri yasaktır.

[2] Fakat zinacı kadın, zinacı erkeğe yakışır, temiz kimselere yakışmaz.

[3] Mut’a nikâhı, belli bir zamana kadar yapılan ve kendisinde mut’a lafzı zikredilen bir çeşit fasit nikâh tır. Muvakkat nikâhta, mut’a lafzı zikredilmeden belli bir zamana kadar evlilik üzere anlaşılır. Bu gibi akitler İslam’da yasaktır, metres hayatının başka bir tarzıdır. Hayber kalesinin fethi gününde İslam’ın ilk zamanları olması itibarıyla evvelden kalan bir adet olan mut’a işinin Rasülüllah sallallahu aleyhi ve sellem tarafından yasak edildiği ashabın icması ile sabittir.

 

Yasal uyarı : Sitedeki sohbet, yazı ve resimler; üzerinde hiçbir değişiklik yapılmadan ve kaynak göstererek alınabilir.
Üzerinde değişiklik yapılması, ticari amaçla kullanılması hukûken yasaktır.