1) Hanım ihvanlarımızın elbiselerinin biraz dar olduğunu haber
alıyorum. Nedir bu böyle? Elbise diken
terzilere ne diyeyim? Hele bizim ihvanımıza bu hiç olur mu? Ahir zamandayız,
düşünün taşının, tehlikeli yere ayak basmayın. Büyük bir iştesiniz, sizinle
yaşıyor bu İslamiyet. “şeriatı muhafaza etmemem sebebi ile Müslümanların
darlığına sebep olmayayım” deyiniz. Elbiseniz geniş olsun, dar elbiseden
vazgeçin, yaptı iseniz tövbe kapısı kapanmadan işi düzeltin, sonra düzelmez.
2) Erkeklerin takke
sarık sarmayıp başları açık gezmeleri mürüvvetlerini, heybetlerini gideriyor.
İhtiyar adam başı açık geziyor, niçin? Avrupa’ya uyacak. Sen İslam’ın şeklini
bırak, beğenme, Müslümanlığı da kimseye bırakma. Bir kimse lisanı ile Müslüman
kabul edilseydi, alırdı eline tesbihi; “Ben Müslüman’ım, ben Müslüman’ım” der,
Müslüman olurdu.
Müslüman demek: Rabbinin emirlerine,
farz, vacip, sünnet, ne varsa hepsine tam manasıyla boyun eğen demektir. Mevla
Teala’nın düşmanlarından kaçıp dostlarının halleri ile hallenen demektir. Çok
dikkatli itinalı Müslüman olalım, dikkatli Müslüman olursak İslamiyet gelir.
3)
Avrupa’nın modalarına uymak, onlara uymak demektir. Onların
şekli üzere entari giymek, onların sözünü tutmaktır. Bu ise haramdır. İnsan
düşmanına itaat etmez, muhalefet eder.
4) Ah bu gözler, neler yapar neler, ne çanaklar kırar, ne
küpler döker. İhtiyar da olsanız muhafaza ediniz kendinizi. Bir dede vardı, ne
dedi biliyor musunuz ? “Genç bir hanım gelse karşıma, kedimi on beş yaşında
hissediyorum.” Kalbin doğru olsa da bakma, kendini ateşte yakma. Onun için
tesettürsüz hanımlar, milletin başına bela oluyorlar. Açıyorlar kendilerini,
millette bir şey zannediyor.
5) İlahi bidat’tir. İlahi, Cenab-ı hak ve din ile alakalı
olarak yazılmış makamlı olarak okunan şiirlerdir.
6)
Bir alim ki Hz Rasulullah’ın
vekilidir. Allah’u Teala Kur’anı Kerim de şöyle buyuruyor; “Biz ona
şiir öğretmedik, şiir ona yakışmaz da.” (Yasin süresi ayet 69) Resulullah’a layık olmayan hiç alime
layık olur mu, Kur’anı okumak anlamak varken ilahi, şiir okunur mu, şiir okuduğunuzda
Kur'an darılıyor, niçin? “o mecliste ben okunsaydım, ben tanınmış, benim
şerefim, kıymetim bilinmiş olacaktı, insanlar beni okumaya ve benimle amel
etmeye rağbet edeceklerdi” demiş oluyor. Kur’anı Kerim’i böyle gücendirmeye
razı mısınız? Alimlere marş okumak da yakışmaz. Her kim okursa marş, ona layık
olmaz arş.
7) Birisi diyor “sabah namazına kalkamıyorum”, ben diyorum
“teheccüd namazı için erken kalkın” o, “sabah
kalkamıyorum” diyor.
8) Ezanı dinlemeye gayret edelim, dedim. Az önce caminin
kapısına geldik “Ankara’dan telefon geldi” denildi. Telefonu elime aldım, ezan
okunmaya başladı, karşı tarafa “ezan okunuyor, bekleyin.” Dedim.
Durdular ezan bitti. Dua yaptık, ondan sora konuştuk.
9) Namazı tadil-i erkan üzere kılalım, rükudan, secdeden
doğrulduğumuzda azalarımız tam yerleşsin, iki secde arasında “Allahümmeğfirli”
diyelim. Rüku ve secdedeki tesbihler 3, 5, 7 kere olabilir. Bu tespihlere üç
kere ile iktifa etmekten utanıyorum Rabbimden “ne firar adammışsın yahu”
denilmesinden çekiniyorum. 5 ve 7 kere söylemek
müstehab.
10) Erkekler namazlarını
camide kılarken, hanımlar aynı vakitte evlerinde kılarlarsa namazlarını
cemaatle kılıyor demektir.
11) Kimileri hafızlık
çalışır, kimileri Arapça okur, fakat namaz kılmazlar, bu olur mu? Namaz
kılacağız, hem de ezan okunur okunmaz. Akşam namazını üç dakika, öğleyi,
ikindiyi beş dakika, yatsıyı on dakika sonra kılalım.
12) Hanım kardeşlerimiz
baba, ağabey amca (vs) mahremlerinden biri olmaksızın sakın seferi mesafeye
yolculuk etmesinler. Mahremsiz hacca bile yollamıyor İslamiyet.
13) Kızmamayı adet
edininiz, insan kızınca şeytan yaptırmadığını bırakmaz.
14) Bir çantanız olsun,
içerisinde Kur’anı Kerim, Mektubat, Risale-i kutsiye, İslam ilmihali, defter,
kalem, koyun ve bu çantanız devamlı her gittiğiniz yerde sizin yanınızda olsun.
15) Arkadaşım, eşim,
dostum, beni beğenmez diye çarşaf giymeyenler var. Halbuki dinimizin emrini
beğenmeyen o kimselerin hakikatlerini görse, onardan kırk metre öteye kaçar.
16) Millet lise, üniversite
bilmem ne bilme ne. Ta Amerika’ya kadar okutmak için çocuk gönderiyorlar.
Kapının önünde medrese varken sen oğlunu kızını ta Amerika’ya gönderiyorsun, hiç
utanmıyor musun, nedir zorun? Şeytanlık var sende.
< Önceki | Sonraki > |
---|